Kafkasya'da İlginç İttifaklar...!!!!
KAFKASYA'DA İLGİNÇ İTTİFAKLAR...!!!
Güney Kafkasya ‘da ilginç ittifaklar oluşuyor..!!! Son zamanlarda Kafkasya üzerinde oynanan oyunlarda belirgin bir hareketlilik kendisini göstermekte…!!!! Öteden beri Rusya Federasyonu’nun kemikleşmiş dış politika modeli olan sessiz dönemlerde sinsi plan, karışık dönemlerde ise atak ve saldırı sistemi kendisini belirgin şekilde hissettirmeye başlamış gibi görünmekte…!!!!!! Bu bağlamda Rusya’nın; Ermenistan,iran ve Gürcistan ile olan işbirliği diyaloglarında hareketli gelişmeler baş göstermekte…!!!!! Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yaptığı açıklamada bu işbirliklerinin önümüzdeki dönemlerde belirgin şekilde kendisini göstereceğini ve artarak devam edeceğini bildirdi. Lavrov ülkesi ile Ermenistan, İran ve Gürcistan arasında, her alanda üst düzey işbirliği ve ittifakın canlı tutulacağını ve bunun bölgede yeni gelişmelere de işaret edebileceğini söyledi. Lavrov, Rusya-Ermenistan ilişkileri ve Yukarı Karabağ sorununun çözüm sürecine yönelik yaptığı değerlendirmede, Azerbaycan ve Ermenistan arasında 20 yılı aşkın süredir yaşanan Yukarı Karabağ sorununa ilişkin olarak ülkesinin AGİT Minsk Grubu kapsamında çözüm süreci için çaba harcadığını fakat henüz bir ilerleme kaydedilmediğini söyledi ve çözüm sürecinde ilerleme olmamasının görüşmelerin çıkmaza girdiği anlamına gelmeyeceğini vurguladı. Lavrov, Minsk Grubu eşbaşkanlarının belli dönemlerde taraflara çeşitli teklifler sunduğunu fakat bu tekliflerin bazen Ermenistan bazen de Azerbaycan tarafından kabul edilmemesinin ise asıl çözümsüzlüğe etki eden unsur olduğunu bildirdi. Minsk Grubu eşbaşkanlarının görüşmelerini sürdürdüğünü hatırlatan Lavrov, "asıl olan tarafların ortak bir noktada anlaşmalarıdır" dedi. Ermenistan ve Rusya ilişkilerinin her alanda üst düzeyde olduğunu vurgulayan Lavrov, "Ermenistan-Rusya ilişkisi stratejik müttefiklik ve ortaklık üzerine kuruludur ve bu durum dahada ileriye taşınacaktır dedi." Lavrov İki ülke arasındaki ilişkilerin düzeyinin sadece siyasi ve yönetim kademesindeki ilişkilerden ibaret olmadığını, ayrıca ekonomik alanda da son derece iyi olduğunu bildirdi. Lavrov, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 2012 yılında 1,5 milyar dolara ulaştığını, Rusya'nın Ermenistan'da 4 milyar dolarlık yatırımının bulunduğunu açıkladı. Bu rakamları daha da artıracaklarını söyleyen Lavrov, Ermenistan ile ilişkileri daha da geliştireceklerini ayrıca üzerinde çalıştıkları 20 anlaşmanın da yakın zamanda imzalanacağını söyledi. Öte yandan İran’ın yeni seçilmiş Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani kendisine tebrik mesajı gönderen Rusya ve Ermenistan devlet başkanlarına yazdığı cevabi mektubunda karşılıklı stratejik işbirliklerin İran için önem arzettiğini ve bu ülkeler ile ilişkileri daha da ileriye taşıyacaklarını söyledi.Ruhani; Rusya ve Ermenistan ile olan ilişkilerinde önümüzdeki dönemlerde belirgin bir genişleme ve büyüme beklemekteyiz dedi…!!!! Konuya ilişkin bir açıklamada Rusya Güvenlik Kurulu Sekreteri Nikolay Patruşev’den gelmişti. Ermenistan'ın başkenti Erivan'a düzenlediği çalışma ziyareti çerçevesinde Ermeni mevkidaşı Arthur Bagdasaryan ile bir araya gelen Patruşev; yapılan görüşmelerin ardından Rus ve Ermeni yetkililerin, askeri ve güvenlik alanında birçok işbirliği anlaşmasına imza atıldığını açıklamıştı. Anlaşmaların imzalanmasının ardından Rusya ve Ermenistan'ın "stratejik ilişkilere" sahip olduğunu belirtilmiş, "İlişkilerin en üst seviyede olduğu açıklanmış ve asıl amacın güvenliğe ilişkin kurumlar arasındaki faal ve etkili işbirliğinin sürdürülmesinin olduğu vurgulanacağı bildirilmişti. Petruşev Rusya’nın Ermenistan ve İran’a yaptığı tüm silah ve askeri teçhizat satışının uluslararası yükümlülüklere ve kurallara uygun olduğunu, İran ve Ermenistan’ın birçok konuda stratejik ortakları olduğunu da belirterek, Ermenistan’daki Rus askeri üssünün Ermenistan'ın güvenliğinin garantisi olduğunu ve bunu her zaman sağlayacak yeterli kapasiteye de sahip olduklarını ifade etmişti. Konuyu Türk dünyası ve Azerbaycan açısında ele aldığımızda bütün bu açıklamalar, niyetten öte amelen de var olan bir gerçeği tekerrür olarak ta ortaya sergilemektedir.Bu bağlamda bölgede muhkemlendirilmeye çalışılan Rusya, İran ve Ermenistan ittifak ve birlikteliklerini daha iyi anlayabilmek için bölgenin tarihi sürecini iyi analiz etmek gerekmektedir.Rusya-Ermenistan-İran üçlüsünün Türk Dünyası ve özellikle Azerbaycan’a karşı oluşturduğu ittifaklar bu günde kendisini belirgin bir düzeyde ortaya koymakta…!!!! Rusya’nın Güney Kafkasya’ya Yerleşmesi ve kadim Türk topraklarında kendi kontrolünde bir Ermenistan eyaleti oluşturması, ”Türkmençay Anlaşmasıyla” olmuştur.Türkmençay Antlaşması: Azerbaycan Türkleri için yaklaşık 200 yıllık bir ayrılığının değil, aynı zamanda onların yüzyıllardır yaşadıkları ata yurtlarından zorla göç ettirilmesinin de başlangıcı oluşturmaktadır.Türkmençay Antlaşması şartlarına göre, Erivan ve Nahcivan Hanlıkları Rusya’ya verilmiştir. Hâlbuki Erivan Hanlığı 1826 Rusya-İran savaşına kadar Azerbaycan’ın bir eyaleti olarak kalmıştır. Bu Hanlık 15 bölgeye ayrılmış, Kırkbulak, Zengibasar, Gernibasar, Vedibasar, Şerur, Sürmeli, Derekent-Parçenis, Saatlı, Talin, Seyitli-Akhsalı, Serdarabad, Karpibasar, Abran, Dereçiçek ve Gökçe Mahalı bölgelerinden oluşmakta idi. O tarihlerdeki Erivan’ın Rus işgaline uğramadan önce 170 bin kişilik toplam nüfusun%85’i’Müslümanlardan oluşmakta idi. Daha sonraları 1829–1831 istatistiklerine göre işgal sonrası Ermenilerin Erivan’a göç etmeleri neticesinde, nüfus 240 bine ulaşmış ve Erivan eyaletinin toplam nüfusunun % 50’sini Ermeniler oluşturmuştur. Daha sonraları 1916 istatistikleri dikkate alındığında Erivan’daki toplam nüfusun % 50’si, Zengezur’da % 54’ü, Yeni Beyazıt’ta % 45’i Azerbaycan Türklerinden oluşmaktaydı. Sürmelide 45 bin, Dereleyez’de ise 47 bin Azerbaycan Türkü’nün yaşadığı bilinmektedir. Erivan eyaletinde nüfus oranının Ermenilerin lehine değişmesindeki etkenlerden biri de savaş sonrası yüzlerce köyün dağıtılması, Osmanlı ve İran Ermenilerinin göç ettirilmesidir. Ruslar tarihi süreçte ve Karabağ’da olduğu gibi Ermenileri her zaman bir maşa olarak Azerbaycan Türklerine karşı kullanmış ve birçok katliamda da onlara destek olmuşlardır.Bugünkü Karabağ sorunun çözülememesinde Rusya’nın bu politikasının önemli bir etken olduğu da var olan bir gerçektir…!!!!! Rusya bu süreçte, Kafkasya’da etnik kışkırtıcılığı körükleyerek bölgeye müdahil olup, Azerbaycan ve Hazar denizinin doğal kaynaklarını ve bölgenin stratejik değerlerini kontrol etmek istemektedir. Bu bağlamda Karabağ savaşı aslında bir Ermenistan- Azerbaycan savaşı değil, üstü örtülü Azerbaycan- Rusya savaşı gibi görünmektedir.Karabağ’ın tarihi gerçeği kadim Türk yurdu olduğu tartışılmazdır. Karabağ; Stalin zamanında ileride kullanılmak üzere, çeşitli ad ve şekillerle Azerbaycan toprakların bölünüp, SSCB dağıldıktan sonra Ruslar tarafından Ermenilere peşkeş çekilmek suretiyle Ermeni üniforması giymiş Rus 336. mekanize piyade tugayının askerleri tarafından işgal edilerek Ermenistan’a teslim edilmiştir. Ermenilerin Şuşa’da, Karabağ’da, Hocalı’da yaptıkları birçok katliamda Rusya’nın parmağı net bir şekilde bilinmektedir..!!! Sözde İslam Cumhuriyeti İran’a gelince, İran-Ermenistan-Rusya ilişkileri ortak tarih ve ortak jeopolitik hedefler üzerine kurulmuş olup hıristiyan Rusya ve Ermenistan ile Müslüman İran’ın, ortak “düşmanları Türk Dünyası ve onun can boğazı olan Azerbaycan’dır. İran`da 42 milyon civarında Türk’ün yaşaması, İran’ı endişeye sevk eden en önemli unsurdur. İran, Türkiye ve Azerbaycan’ın Iran’daki 42 milyonluk Türk nüfusunun bağımsızlık hareketini tetikleyebileceğini düşünmektedir..!!!İran bu etkiyi kırmak için, Ermenistan ile birçok alanda işbirliği anlaşmaları yapmış bulunmaktadır. 1992 Nisan ayında Karabağ savaşının en kritik dönemlerinde İran’ın, Ermenistan’a doğalgaz, yakıt ve ulaşım hattını açık tutarak önemli bir destek verdiği de bilinen bir gerçektir. Bunun en büyük delili Ermenistan`in eski Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan’ın o dönemki konular üzerinde yaptığı açıklamalarında mevcudiyetini korumaktadır. ”Oskanyan Karabağ bölgesinde İran istikrarın garantörüdür açıklamasında bulunmuştu…!!!!. İran’ın ikiyüzlü politikası işgalci devletler yeryüzünden silinmelidir sözde politikası olmasına rağmen, işgalci bir devlet olan hıristiyan Ermenistan’ın Müslüman bir ülke olan Azerbaycan’ın topraklarını işgal etmesine karşı oluşturduğu Ermenistan-İran ittifakı değimlidir…!!!! Bu durum bize İran`in Müslüman bir devlet değil, pragmatist bir devlet olduğunun açık ispatı değimlidir..!!!! İran’ın ikiyüzlü politikasını ayrıca İran’da yaşayan 42 milyon Türk’ün hiçbir kültürel hakkı yokken, İran’da Yaşayan Küçük Ermeni azınlığın Ana dillerinde okuma ve yazma ve İsfahan ve Tahran Üniversiteleri’nde Ermeni Dili ve Edebiyatı bölümlerini açmasıyla da görmek mümkündür…..!!!! Ayrıca Ermenileri İran da temsil eden 4 siyasi parti ve İran meclisinde 4 Ermeni milletvekillerinin de bulunduğunu vurgulamak gerekmektedir. Bütün bu değerlendirmeler eşiğinde Rusya-İran- Ermenistan arasında bölgede hayati ittifak ve işbirlikleri artarak devam etmekte, ayrıca Rusya’nın Gürcistan üzerinde kurmaya çalıştığı yeni strateji planı ile de genişleme emaresi göstermektedir…!!!!!!
|